29 Ocak 1988 Batı Trakya Türkünün maruz kaldığı haksızlıklara karşı sesini yükselttiği ve haykırdığı gündür. 29 Ocak; haksızlığa, ayrımcılığa, baskıya, kimliğinin inkarına "HAYIR" diyen, demokratik hakları için mücadele eden Batı Trakya Türk halkının onur günüdür. Batı Trakya Türkü, 29 Ocaklarda ikinci sınıf vatandaş muamelesini kendisine reva gören anlayışa "ARTIK YETER" dediği milattır.
36 yıl önce Batı Trakya Türkünün milli kimliğini inkar eden zihniyet, bugün ne yazık ki Batı Trakya Türkünün uluslararası hukukun teminatı altındaki Azınlık haklarını hedef almaktadır.
29 Ocak 1988'de haksızlıklara, baskılara ve antidemokratik uygulamalara karşı çıkarak, sesini yaşadığı ülkeye ve dünyaya duyuran Batı Trakya Türkü, ne yazık ki haksızlıklarla ve hukuksuzluklarla karşı karşıya olmaya devam ediyor. Milli kimliğimizin yani Türklüğümüzün inkarı aradan 36 yıl geçmiş olmasına rağmen bugün hala inkar edilmeye devam ediyor. "Türk azınlıktan" bahsetmek, ötekileştirmek, hedef gösterilmek, nefret söylemine maruz kalmak için yeterli bir sebep olmaya devam ediyor. hem de 21. yüzyılda! Bunun yanı sıra başta Lozan antlaşması olmak üzere uluslararası hukukun teminatı altında olan Azınlık Eğitimi, yok edilmek isteniyor. Azınlık Eğitimi ve Azınlık Okulu, devletin teminatı altında gelişmek şöyle dursun, yapılan müdahalelerle içinden çıkılmaz bir sorunlar yumağı haline getiriliyor.
1980'li yıllar Batı Trakya Türklerinin büyük haksızlıklara ve ayrımcılıklara maruz kaldığı yıllardır. Batı Trakya Türkleri gerek azınlık gerekse vatandaşlık haklarından mahrum bırakılmış ve ciddi anlamda ayrımcılığa maruz kalmıştır. Azınlığımızın Türk milli kimliğinin inkar edilmesi ise toplumdaki tepkiyi zirveye çıkartmış ve 29 Ocak 1988'de en büyük toplumsal direniş hareketi doğmuştur.
Batı Trakya Türk Azınlığı, 29 Ocaklar sayesinde ve verdiği demokratik mücadeleler sayesinde basit vatandaşlık haklarına önemli ölçüde kavuşmuştur. Ancak 29 Ocak 1988'in üzerinden 36 yıl geçmesine rağmen, azınlık toplumunun kolektif haklarında en küçük bir gelişme olmamıştır. Bu bağlamda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin İskeçe Türk Birliği ve diğer azınlık dernekleri lehine verdiği olumlu kararından üzerinden 16 yıl geçmesine rağmen Yunan devleti bu kararları hala uygulanmamaktadır.
Batı Trakya Müslüman Türk Toplumunu yakından ilgilendiren Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları hala uygulanmamakta, azınlığa karşı haksızlıklar devam etmekte, Batı Trakya Türkleri "ötekileştirilmekte" ve "hedef haline" getirilmektedir.
Batı Trakya Türk Azınlığı aleyhine şiddet olayları ve ciddi anlamda saldırıların yaşandığı 29 Ocak 1990 olaylarının üzerinden ise 34 yıl geçmiştir. 29 Ocak 1990 Pogromu olarak halkımızın hafızasında yerini almış olan olayların üzerindeki sis perdesi hala aralanmamıştır. Batı Trakya Türk insanını korkutmaya, sindirmeye, yaşadığı memleketinden uzaklaştırmaya yönelik planlı bir saldırı hareketi olan 29 Ocak 1990 olayları aydınlatılmayı beklemektedir. Bu saldırılarla ilgili olarak Batı Trakya Türk Toplumu, vatandaşı olduğu Yunanistan devletinden samimi bir özür beklemektedir. Hem de 34 yıldan bu yana!
Bu duygu ve düşüncelerle, davamız uğrunda mücadele verip, ebediyete irtihal eden büyüklerimizi rahmetle yad ediyor, 29 Ocak Milli Direniş ve Toplumsal Dayanışma Günü'nü ve hak arama mücadelesine katkı sağlayan tüm soydaşlarımızı bir kez daha saygıyla anıyoruz.